Nedir?

Zorunlu Ücretsiz İzin; yasal bir tabir olmamakla birlikte karşılıklı rızaya dayalı ücretsiz izin ile karıştırılmaması bakımından bizim tercih ettiğimiz bir adlandırmadır. 4857 sayılı İş Kanunu’nda Ücretsiz İzin ile ilgili yer alan tek açık düzenleme, 7244 sayılı kanunun Korona Virüs salgını ile mücadele kapsamında 16.04.2020 Tarihli Resmi Gazete yayınlanarak yürürlüğe giren “Geçici 10. Madde” sindeki İş Kanununa yeni giren geçici uygulamanın adı olup, en çok üç aylık geçici süre için (Cumhurbaşkanınca süre 6 aya kadar uzatılabilir) geçerlidir. Bu süre içinde İşveren çalışana, eğer hiç çalışma yaptırmıyor ise herhangi bir ücret ödememekte, bunun yerine ücretsiz izne çıkarılan çalışana İŞKUR’dan günlük 39.24 TL ödenek verilmektedir.

Ücretsiz İzin Uygulamasını Nasıl Yaparım?

Konuyla ilgili olarak İşverenin başvuru/bildirim yapacağı bilinmekte ise de henüz uygulama detayları belirlenmemiş ve ilan edilmemiştir.

Sıfır Noktası
1. ADIM

Yetkili organ (yönetim kurulu/müdürler kurulu) tarafından karar alınır. (Ücretsiz İzin bireysel olarak uygulanacak ise organ kararına gerek bulunmamaktadır)

Karar;

  • Ücretsiz iznin nedeni (mücbir sebep-salgın hastalık, sipariş azalması/ genel ekonomik kriz/ işyerinin taşınması/ istihdam fazlası/ işin kısa süreli durması gereği/ Geçici 10. Madde gereğince Ücretsiz İzin Uygulamasına geçilmesi)
  • Hangi tarihler arasında kullandırılacağı, hangi işçileri kapsayacağı
  • Ücretsiz izinde çalışma olup olmayacağı, olacak ise kimleri kapsayacağı (Bu çalışanlar için Geçici 10. Madde uyarınca Ücretsiz İzin için öngörülen nakdi ücret desteğinden yararlanılamayacaktır.)
  • İşyerinin tümü/ işyerinin belli bir departmanı/ sadece belli işçileri kapsayacağı

konularını içermelidir. Kararda ücretsizi izne çıkacak işçilerin listesi tam olarak gösterilmese dahi, İŞKUR’a başvurudan evvel işçinin bu kapsamda ücretsiz izne çıkarıldığını gösteren başkaca bir belge bulunması gerekecektir.

2. ADIM

İşyerinde ilan ve bireysel tebliğ ile ücretsiz izin uygulaması duyurulur. (Personelin muvafakatına gerek yoktur.)

3. ADIM

SGK’ ya zamanında (ilgili ay prim bildirgesi verme zamanı) gerekli ücretsiz izin şerhli bildirim yapılır.

4. ADIM

Ücretsiz izne ayrılan işçinin aylık sigorta prim bildirgelerinde “ücretsiz izinli” (kod hakkında henüz bir kesinlik yoktur) olarak gösterilir. 10 dan fazla işçi çalıştıran işyerlerinde eksik gün veya çalışmayı gösteren işveren ve çalışan tarafından imzalanmış belgelerin SGK tarafından talep edildiğinde ibraz edilmek üzere oluşturulması gerekir.

5. ADIM

Ücretsiz izin süresinin bitiminde çalışanların normal çalışma sürelerine uygun bildirimler sürdürülür.

6. ADIM

Personel ücretsiz izin bitiminde işe dönmez ise devamsızlık ve haklı nedenli fesih prosedürü başlatılır.

SON

Kolayca Kullanabileceğiniz Hazır Örnekler

Tüm Zorunlu Ücretsiz İzin Örneklerine Ulaşmak İçin buraya tıklayabilirsiniz

Zorunlu Ücretsiz İzin Uygulamasını Öğrenin,
İşyerinize Uygun mu?

1. Ücretsiz İzin ile Zorunlu Ücretsiz İznin Farkı nedir?
İşverenlerin bu sayfada anlattığımız uygulamadan yararlanmak ile ilgili olarak herhangi bir tereddüt içinde olması halinde, karşılıklı rızaya dayanan “ücretsiz izin uygulamasını” sürdürmelerine bir engel yoktur.
2. Ücretsiz İçin Herhangi Bir Objektif Neden Gerekli midir?
Maddenin lafzına bakıldığında, herhangi bir neden söz konusu olmaksızın 3 aylık fesih yasağı döneminde işverenlerin işçileri ücretsiz izne çıkarabileceği söylenebilir. Ne var ki hüküm bu kadar geniş yorumlanmamalıdır; yorumlansa dahi işveren ücretsiz izne çıkarma yetkisini dürüstlük kuralına uygun olarak kullanmalıdır. Yasanın başlığı ve gerekçesi dikkate alındığında Covid 19 ile doğrudan bağlantılı olsun veya olmasın işletmesel bir zorunluluk söz konusu olmadığı halde örneğin, sırf işçiyi cezalandırmak veya onu işten ayrılmaya zorlamak amacıyla ücretsiz izne başvurulması hukuken korunmaz.
Ayrıca 7244 Sayılı Kanunun 7. Maddesi ile İssizlik Sigortası Kanununa eklenen Geçici 24. Madde ile birlikte yorum yapıldığında da “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte iş sözleşmesi bulunmakla birlikte 4857 sayılı Kanunun geçici 10 uncu maddesi uyarınca işveren tarafından ücretsiz izne ayrılan ve kısa çalışma ödeneğinden yararlanamayan işçiler” e nakdi ücret desteği verileceği karara bağlanmış olup, buradan da sadece kısa çalışma başvurusu için aranan “Genel ekonomik, sektörel veya bölgesel kriz ile zorlayıcı sebep” halleri ile sınırlı olarak işverenin işçiyi ücretsiz izne çıkarabileceği şeklinde bir yorum yapılabilir.
Her halukarda iş akdinin feshi için hiçbir geçerli ve haklı bir nedeni olmayan işverenin sebepsiz olarak işçiyi ücretsiz izne çıkarabileceği şeklinde bir yorumun normun koruma amacını aştığı da söylenebilecektir.
3. İşveren Ücretsiz İzne Çıkardığı İşçinin SGK Primlerini Öder mi?
Hayır, Yasa maddesine göre ücretsiz izne çıkarılan ve nakdi ücret desteğinden yararlananlardan 5510 sayılı Kanuna göre genel sağlık sigortalısı veya genel sağlık sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kişi kapsamına girmeyenler, aynı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamında genel sağlık sigortalısı sayılırlar ve genel sağlık sigortasına ilişkin primleri Fondan karşılanır. Dolayısıyla iş akdi askıya alınan ücretsiz izindeki personel için İşveren tarafından bir SGK primi ödenmeyecektir.
4. Ücretsiz İzin Kesintisiz mi Olmalıdır?
Hayır, Ücretsiz iznin kesintisiz olması zorunlu değildir, işveren işyerindeki işin durumuna göre ayda 10 gün çalışma, 20 gün ücretsiz izin uygulayabilir. Bu durumda çalışanın 10 günlük ücreti işveren tarafından, 20 günlük ücreti ise İŞKUR tarafından ve işsizlik ödeneği ile sınırlı olarak ödenir.
5. İşverenin Kısa Çalışma Uygulaması İçin Başvurması Mümkün Olduğu Halde Bu Başvuruyu Yapmayıp İşçilerini Ücretsiz İzne Çıkarması Mümkün Müdür?
4857 sayılı İş Kanununa eklenen Geçici 10. maddede işverenin ücretsiz izne çıkarma yetkisi bakımından hiçbir tahdit öngörülmemiştir. Yani, işveren zorlayıcı bir neden olsa dahi kısa çalışma başvurusunda bulunmayabilir ve işçiyi ücretsiz izne çıkarma yoluna gidebilir. Yasada işvereni bu şekilde davranmaktan alıkoyabilecek bir sınırlama veya yaptırım yer almamaktadır. Bununla birlikte; prime esas kazancının %60’ını kısa çalışma ödeneği olarak alamayacak olan işçi sadece 39,24-TL nakdi ücret desteği ile yetinmek zorunda kalıyor ise, yasanın verdiği açık bir yetkiyi kullanan işverenin hangi hukuki sebebe istinaden sorumlu tutulabileceği tartışmaya açık olmakla birlikte, bu ihtimalde işçinin kısa çalışma ödeneği ile nakdi ücret desteği arasındaki fark kadar uğradığı zarardan genel hükümlere göre sorumlu tutulabileceği kabul edilebilir. Bu nedenle İşveren kısa çalışma koşulları oluşmuş ise öncelikle kısa çalışma yolunu denemelidir.

İlgili Makaleler

7244 SAYILI “YENİ KORONAVİRÜS (COVID-19) SALGINININ EKONOMİK VE SOSYAL HAYATA ETKİLERİNİN AZALTILMASI HAKKINDA KANUN İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN” HAKKINDA KISA BİR DEĞERLENDİRME

Bilindiği üzere, KORONAVİRÜS-COVİD19’un ekonomik ve sosyal hayatta yol açtığı çok sayıdaki olumsuzluğun azaltılması amacıyla kabul edilen 7244 sayılı...

Devamını Oku